Sen buraları bilir
misin
Gözlerine
kaybedilmiş zaman gölgesi düştü
Şu fakültede
okudum
Ankara
Üniversitesi Fen Fakültesi
Kendi
sessizliğinde dalmış seyrediyor zamanı
Kaldırım
taşlarında az ayakkabı eskitmedim
Taşların dili olsa da
anlatabilse
Anlatamadıklarımı
Zaman akşamı
vuruyordu
Güz
kokusu soluyordu hava
Ve Ankara ışıl
ışıl
Kurşunların
gölgesinde
Barut kokusu ve can
korkusuyla
Gölge gibi süzüldük, yaşamın
derinliklerine
Yine gölgeler
uzuyor, Beşevler’de
Gençlik aşklarını erteledik,
zamanın kırıntı aralıklarına
Bir yeşil göze vuruldum.
Rüyalarımda kurşunların
altında kavuştum
Hiç ellerini tutamadım
Daha gözlerinin yeşilinden
dalamadan maviliklere
Karşıt görüşten, davamıza
ihanet dediler
Yüreğim sustu
Kendi arkadaşlarımıza
sevdalanamazdık
Onlar dava arkadaşımız,
sırdaşımızdı
Az önce
konuşulmuştu, yeni aşklar
Unutulan
romantizm
Aşk büyüsü,
gençlik heyecanları
Parfüm kokuları yerine kan
kokusu soluduk
Sevda mektuplarını yeşil
gözlünün
Kitabının arasına koymak
yerine
Gecenin korkulu, sokak
köpeklerinin bile
Saklandığı saatlerde
Duvarlarda Vatanı kurtardık,
Giden gençliğimizden,
heyecanlarımızdan
Habersiz.
Filiz aşklara
şiirler yazılıyordu
Gizemli
gözler sorgulanıyordu satırlarda
Sen bunları bilemezsin
küçüğüm.
Eller üşümüştü
Gözlerde
yeni heyecanlar sabırsızdı
Bilemezdi
böylesine acı
Ama
gidenlerin ardında ağlayışları duymuştu
Anlatılanlarla
korkmuş
Büyümekten
kaçmıştı
Eller
uzandı birbirine
Kış
uykusunu çoktan alıp gitmişti
Salkım
söğüt gölgesinde
Kaynak
suyu serinletiyordu, geçen acıların yangınını
Ve
bir
Bahar
büyüyordu avuçlarda.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder