18 Ocak 2017 Çarşamba

UNUTULMUŞ ZAMAN


 Sen buraları bilir misin

Gözlerine kaybedilmiş zaman gölgesi düştü

Şu fakültede okudum

Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi

Kendi sessizliğinde dalmış seyrediyor zamanı

Kaldırım taşlarında az ayakkabı eskitmedim

Taşların dili olsa da anlatabilse
Anlatamadıklarımı

Zaman akşamı vuruyordu

Güz kokusu soluyordu hava

Ve Ankara ışıl ışıl

Kurşunların gölgesinde

Barut kokusu ve can korkusuyla
Gölge gibi süzüldük, yaşamın derinliklerine

Yine gölgeler uzuyor, Beşevler’de

Gençlik aşklarını erteledik, zamanın kırıntı aralıklarına
Bir yeşil göze vuruldum.
Rüyalarımda kurşunların altında kavuştum
Hiç ellerini tutamadım
Daha gözlerinin yeşilinden dalamadan maviliklere
Karşıt görüşten, davamıza ihanet dediler
Yüreğim sustu
Kendi arkadaşlarımıza sevdalanamazdık
Onlar dava arkadaşımız, sırdaşımızdı

Az önce konuşulmuştu, yeni aşklar

Unutulan romantizm

Aşk büyüsü, gençlik heyecanları

Parfüm kokuları yerine kan kokusu soluduk
Sevda mektuplarını yeşil gözlünün
Kitabının arasına koymak yerine
Gecenin korkulu, sokak köpeklerinin bile
Saklandığı saatlerde
Duvarlarda Vatanı kurtardık,
Giden gençliğimizden, heyecanlarımızdan
Habersiz.

Filiz aşklara şiirler yazılıyordu

Gizemli gözler sorgulanıyordu satırlarda
Sen bunları bilemezsin küçüğüm.

Eller üşümüştü

Gözlerde yeni heyecanlar sabırsızdı
Bilemezdi böylesine acı
Ama gidenlerin ardında ağlayışları duymuştu
Anlatılanlarla korkmuş
Büyümekten kaçmıştı
Eller uzandı birbirine
Kış uykusunu çoktan alıp gitmişti
Salkım söğüt gölgesinde
Kaynak suyu serinletiyordu, geçen acıların yangınını
Ve bir

Bahar büyüyordu avuçlarda.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KAÇ KİŞİYİM

ben kaç kişiyim ..... sen kaç kişisin deme tekim, birim tek olsan bir olsan sevmezdin beni ..... olduğum gibi sevmezdin öfkemde, sabrım da, ...